DOLAR 39,6418 0.07%
EURO 46,1718 0.2%
ALTIN 4.246,480,39
BITCOIN 42224481,25%
GÖÇMEN KUŞLAR DÖNDÜ SİZ DÖNMEDİNİZ

GÖÇMEN KUŞLAR DÖNDÜ SİZ DÖNMEDİNİZ

16 Mayıs 2022 15:09
GÖÇMEN KUŞLAR DÖNDÜ SİZ DÖNMEDİNİZ

Okunma: 159 kez okundu.

MİSAFİR DEDİK BİN İKEN MİLYONLAR OLDUNUZ,  BİZ BU MİSAFİRLİĞİ SEVDİK DİYEREK

BAĞRIMIZDA Kİ GÜLLERİ BİLE YOLDUNUZ.

      Kimse yazmak ya da dile getirmek için çaba sarf etmiyor, konuşmuyor. Günü kurtarma ile paralel yol alınıyor. Gençlerimizin iş beğenmediği konuşuluyor, var olan işlerde misafir ettiklerimiz çalışıyor derken üç tane üniversite mezunu gencim boşta geziyor.

Eğitim politikamız şamar oğlanı gibi, kimin ne yaptığı belli değil, ilkokullar dan başlayan oynama, geleneklerimize yerleşmiş sistemi allak bullak ederken başarıyı yakalayamadık bir türlü.

Önce sisteme 4+4+4 diyerek 5+3+3 olan ve geçmişten gelen başarıyı yedik, suçu dershanelere attık, artık yoksunuz dedik. Merdiven altı olarak başlayan ve daha sonra müthiş gelirlere sahne olan yasakladık dediğimiz yapılanmaya isim değiştirin ve devam edin diyerek kucak açtık, önce kendi çocuklarımızı gönderdik.

Her ile Üniversite derken, sırf okuryazar ve üniversite mezunumuzun sayısını yüksek düzeylerde gösterelim anlayışıyla çıraklığı, kalifiyeyi, sanayiyi, imalatı bitirdik.

Oysa sistemi düzgün olarak uygulamış olsaydık, ülkemin marangozu, mobilyacısı, müteahhidi, çiftçisi, tamircisi, berberi, fırıncısı, terzisi, emlakçısı eğitimlerini tamamlamış olarak mesleğini icra etmiş olacaktı. Yapamadık, beceremedik her üniversite mezunu gencimizi masa başı işe yönlendirdik. Durum beklenenin aksine bu şekilde ilerleyince dışarıdan misafir dediğimiz vasıfsız kişilere gün doğmuş olarak yerleşik hayata başladılar.

Bu misafirlere çocuk başına, konut başına ikramiyeler üretirken hastaneleri, ilaç gibi gereksinimleri ücretsiz önlerine serdik, maaşlar bağladık. Kendi vatandaşımıza vermediklerimizi misafirlere ikram ettik.

Özellikle sahil kentleri ve büyük şehirler gelen misafirlerin zenginlerine mesken olurken, geliri olmayanlar ve Çingen pazarının müdavimleri olanlar kırsal ve fazla gelişmemiş şehirlerin misafiri olarak misafire yakışmayan görüntüler ve yaşama şartlarıyla bizi bozmaya çalıştılar.

Görmedik görmek istemedik…

      Özellikle ilk geldikleri yıllarda bedenlerini ucuz ücret karşılığı satanların yanında, hırsızlık ve gasp gibi olaylara karıştıklarını izledik. Acil bir durum karşısında birken bir anda bin olmalarına şaşırdık. Boy, boy çocuklar bazen geçim kaynakları oldu, bazen de seçim kaynakları. Motosiklete bir anda 8-10 kişi bindiler, artmaya çoğalmaya devam ettiler.

Akdeniz bölgesinde özellikle sıcak ve turistik bölgelerde kara çarşaflarını erken attılar, sahillerde denizlere farklı koşarak bizden daha erken ortama adapte oldular.

Yetmedi vatandaşlık aldılar, konutlar yaptılar, emlakçı oldular, işveren oldular, işyerleri açtılar. Yetmedi ikamet ettikleri mahalle ve sokaklarını belirlediler kabileler gibi bir araya gelip gelecekte bulundukları yerin yönetimine aday olmak için ince hesap peşine düştüler.

Benim gencim Suriye de, ırakta cepheye koşarken, masum dediklerine savaş eğitimi verirken, cepheye onlarla beraber koşarken burada bulunanların kılı kıpırdamadı, kime lazımsa onlar savaşsın dediler, günlerini gün ettiler.

Binlercesi ismini değiştirdi…

Ülkelerinden masum diyerek getirdikleri ganimetlerle binlerce varlıklı misafir yaşam şartlarında sıkıntı çekmezken, bir ailede değeri bizlerin alamayacağı üç beş araçlarla şehir turları attılar. Şirketler kurdular ithalat ihracat yaptılar. Suriye deki rejimle sıkıntısı olan birçok varlıklı kişi aranmalarının önlerine geçmek için isimlerini değiştirdiler, bizler gibi bizden birileri gibi toplumla kaynaştılar.  Kısaca üretmediler yediler.

Yıllarca ülkelerinde terörist besleyenler benim misafirim olamaz…

Yıllar önce kuzey Iraktan getirdiklerimizin dönüş yolunda PKK Terör örgütünün oluşumunda verdikleri çaba ve sinsilik yıllar boyu birçok vatan evladımızın şehir olmasına, gazi kalmasına, kundaktaki bebeklerimizin yetim ve öksüz büyümesinde başımıza ördüklerini unutmuş değiliz.

Bu ülke din kardeşine sahip çıkmasını bildiği gibi kendinden olan kanın yerde kalmayacağını da çok iyi bilmektedir. Bu milletin tarihi savaşlarla yazılmıştır.

Peşmerger dediklerimizin sahip çıkmalarımıza rağmen yuvalarında terörist barındırmaları ve yıllarca birlikte proje uygulamalarını görmeyen gözler, aynı sıkıntılarla başımıza bela ettiğimiz bir başka ülke olan Suriyeli misafirlerin yarın karşımıza aynı durumla çıkmayacaklarının garantisini bu millete nasıl verebilecekler acaba?

Yıllarca aynı terör örgütünün kendi topraklarında barınmalarına göz yumanlar bu topluluk değil midir sizce? Benim askerim onların vatanını korumak için göğsünü siper ederken onların bu ülkede plajlara koşup günülerini gün etmeleri nasıl bir vatan sevgisidir.

Hazine boşaldı, ekonomimiz çöktü, milletimizin geçim şartları zorlaştı…

      Biz halen konuk almaya devam ediyoruz. Kendi çıkar ve projelerimiz için bir oy uğruna kardeşimsin, bizdensin diyoruz. Konut edinme yasasındaki yeni belirlenen miktarı resmi gazetede yayınlamamakla ikramda kusur olmaz demeye devam ederek kendi vatandaşımıza yaşamayı, ev almayı hayalden öteye iteliyoruz.

Onuncu köyden çıkan ses…

      Yeter diyor Aziz millet, yeter diyor kundaktaki çocuğumun geleceği, yeter diyor işsizlikle kıvranan gencim, emeklim, dul ve yetimim.

Bu ülke kendi vatandaşının gelir seviyesini yükseltmek için sıkıntı çekerken, bizim yarın ne olacağını bilmediğimiz konuklara gösterdiğimiz ilgi ve ikram bitsin artık diyor çıkan ses.

Kısaca!

      Çantası koluna herkes kendi yurduna…

                                                                                                               HABER: MEHMET DUMAN

En az 10 karakter gerekli

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.