Bu günkü köşe yazıma merhum Nevzat Sönmez ağabeyimizin nam-ı diğer (Kambur Nevzat) iki cümlesiyle başlamak istiyorum…
”Yağmur yağdıktan sonra su veren çok olur, Dereyi geçtikten sonra yol göseteren çok olur.”
Bu kelimelerin anlamı şudur hatalardan sonra yol göstermek yapılan yanlışlardan sonra doğruları söylemek hiç bir şey kazandırmaz, onun içindirki ben şimdiden uyarıyorum…
1973 yılından beri Elazığspor’u tekip ederim, aradan geçen tam 50 yıllık süreçte Elazığspor çok büyük başarılarda elde etti, çok başarısızlıklarda yaşadı bunlar futbolun doğasında olan şeyler ve arması veya ismi ne olursa olsun her kulüp bu tür olayları yaşar ve yaşayacaktır, bunların tek sebebi vardır yönetimsel hatalar örnek olarak; Merhum İlhan Cavcav dönemindeki Gençlerbirliği ile bu günkü Gençlerbirliğini göz önüne alırsak bir kulüp yönetmenin ne kadar hassas bir konu olduğunu anlamış oluruz…
Elazığ ve Elazığspor her Elazığlı’nın olduğu gibi benimde kırmızı çizgimdir, zarar görmesini istemediğim gibi zarar verilmesinede bir gazeteci olarak müsaade etmem…
Elazığspor’umuzun son 20 yılı çok sancılı geçti, yanlış yönetimler yanlış transferler sonucu takım altından kalkamayacağı borç batağına saplandı her sezon tabiri caiz ise kabus dolu sezonlar yaşadı ve 3 sezon üst, üste sırasıyla süper ligden 1. lige 1. ligden 2. lige ve devamında şu an bulunduğumuz 3. lige düştü bu süreçte hiç kimse Elazığspor’u yönetenlere hesap sormadı soramadı ben şahsım olarak sosyal medya hesaplarımdan bu dönemdeki tüm yönetimleri en sert şekilde eleştirdim Elazığspor ile birlikte Elazığ’ın sorunlarını dile getirdim ve Elazığ’da basın camiasından bir Allahın kulu gazetesinde bana köşe yazmam için yer açmadı açamadı buna cesaret edemediler onun içindir ki; Onuncuköy Gazetesini yayın hayatına geçirdim…
Geçmiş yıllarda Elazığspor yönetimleri transfer ettiğ her futbolcunun ve teknik direktörün kaç liraya transfer edildiğini şeffaf bir şekilde açıklar kamuoyu ile paylaşırdı son 25 yıldır bu konudaki şeffaflık ortadan kalktı hangi futbolcuyla veya teknik direktörle kaç liraya anlaşıldığı kaç lira ödendiği Elazığspor kamuoyuna açıklama yapmaktan kaçınıldı…
Geçmiş dönemlerde Elazığ belediyesi Elazığspor’a 100 milyon lira civarında para aktardı bu paraların akibetini kimse öğrenemedi aktarılan 100 milyon civarı paraya rağmen Elazığspor yaklaşık 100 milyon borçla karşı karşıya kaldı bunu bir Allahın kulu çıkıp sorgulayamadı devamında gelen yönetimler bu borcun altında ezilince ortaya başarıdan çok başarısızlık çıktı, ancak bu hatalardan ders alındı mı? hayır alınmadı Elazığspor’da yapılan transferlerde yönetimsel hatalar devam etti. Yakın geçmişe baktığımız zaman sayısız futbolcu bu kulübe geldi ve gitti Elazığspor hangisinden para kazandı? hiç birinden kulüp yönetmek; bilgi ister, beceri ister, vizyon ister, misyon ister derken bunları anlatmaya çalıştım her defasında ama ne ben anlatabildim nede kulübü yönetenler duydu veya işlerine gelmediği için duymak istemediler..!
Son 3 yıla baktığımızda Elazığspor’da yönetimsel hatalar devam ediyor bu hataların başında teknik direktör seçimleri başta olmak üzere yapılan trnasferlere baktığımızda özellike son 2 yılda yaklaşık 30 futbolcu ve 6 teknik direktör transfer edildi, bu gün baktığımızda yapılan yanlış transerler sonucu bir çoğundan yararlanamadığımız gibi bu 30 futbolcu grubundan kaç tanesi mevcut kadroda var sanırım bir elin 5 parmağını geçmez onun içindirki yeni sezon öncesi geçen yıldan kalan iskelet kadromuz bile yok hemen hemen her sezon iki veya üç teknik direkötörle sezonu tamamlıyoruz bunların maddi külfeti kime kalıyor elbette ki Elazığspor’a şahıslara değil..! bunun adı yönetimsel başarısızlık değilde nedir? bu kulüp bu şekilde borç batağından çıkar mı?
Son 3 yılda sadece ligde kalmak büyük başarı olarak lanse edildi ve bu fragman seneye bizi görün sözleri şehirde slogan haline geldi, geçtiğimiz sezon şampiyonluk parolası ile yola çıkan Elazığspor play-off bile oynayamadan ligi tamamladı..! verilen sözler es geçildi..
Bana göre geçmişten ders alınmamış hatalar devam ediyor Elazığspor zarar görmesin diye susma hakkımı kullanırken sadece şu hatırlatmayı yapmak isterim yeni teknik direktör Selahaddin Dinçel’in geçmişte başarılı olduğu bir kaç takımdaki başarısı hiç kimseyi aldatmasın son yıllardaki performansına bakıldığında bu takımı hedefe götürecek bir hoca olmadığını belirtmek isterim, yapılan futbolcu transferlerine baktığımızda alınan futbolcular 30 yaş üstü bu konuya ilişkin uyarımı iki cümle ile özetleyeyim ”savaşlar sadece generallerle kazanılmaz”..!
Şimdi gelelim yeni sezon öncesi duruma bir bakalım Elazığspor Şampiyon olur mu? hepimizin tek temennisi Elazığspor’un şampiyon olup bu ligden ve hatta 2. ligde bile çok kalmadan en azından 1. lige çıkmasıdır ancak bazı gerçekleri göz ardı edemeyiz..! Elazığspor’un yaklaşık 55 milyon TL mevcut borcu olduğunu hepimiz biliyoruz buna ilave olarak en az 15 futbolcu transferi gerekir transfer ücretleri, maç başı ücretleri, galibiyet primleri deplasman giderleri bunları kaba taslak hesaplarsak ligi bitirmek için en az 30 milyon TL. para lazım yani bu paraları kim finanse edecek/ödeyecek? mevcut yönetimin bu borcu ödeyecek gücü olmadığını biliyoruz buna rağmen eğer bu borç yükü ile yeni oluşacak takımda uyum sorunu yaşanmadan ”Bu takım şampiyon olursa” emeği geçen herkesi alkışlamak boynumuzun borcu olsun ya aksi olursa Perde arkasından veya perde önünden yönetenlerin derhal takımın üzerinden ellerini çekip istifa etmesi gerekir…
Ezcümle; Geçmişten ders alıp yapılan hataları tekraralamamak gerekir aksi takdirde yapılan yönetimsel hataların faturasını Elazığspor’un ödemek zorunda kaldığı unutulmamalıdır, transferler yapılırken günü kurtarmak adına değil geleceğide kurtarmak adına yapılmalı diyorum…
Elazığ’ı ve Elazığspor’u yönetenlere tavsiyem sizleri eleştirenlere değil alkışlayanlara dikkat edin..!
Kalın Sağlıcakla…
